Ana içeriğe atla

Kursk Savaşı

Stalingrad savaşında büyük bir hezimete uğratılan Alman ordusu geri çekilme sürecine girdi. Bu büyük hezimet Hitlere olan güveni gittikçe azalttı. Geri çekilme sürecine giren Alman orduları Kursk şehri çevresinde tutundular. Tekrardan saldırıya geçmek isteyen Almanlar Kursk şehrine büyük bir saldırıya başladı. Bu savaş tarihin gördüğü en büyük tank muharebesi olacaktı.

 


Kursk Savaşı Öncesi Durum

Stalingrad’a kadar ilerlemeyi başaran Almanları kimse o ana kadar durduramamıştı fakat Stalingrad savaşında ağır bir yenilgi alan Alman ordusu geri çekilme sürecine girdi. Kursk şehrine kadar geri çekilen Alman ordusu savaşta üstünlüğü tekrardan ele geçirmek için yeni bir taarruz üzerine hazırlanmaya başladı. Almanların saldırılarını yapabilecekleri en makul nokta Kursk şehri idi. Kursk şehri Alman sınırında bir çıkıntı şeklindeydi. Bu sebepten dolayı saldırının hedefi Kursk şehri olacaktı.

Almanlar saldırı planları yaparken karşı tarafta Sovyetler Birliğinde Askeri seferberlik başlatılmıştı. Seferberlik konusunda Stalin’in en önem verdiği konu tanklardı. Almanların çok üst düzey teknolojilere sahip tankları mevcuttu fakat bu yeni tankların hiç savaş deneyimi yoktu.  Sovyetler birliğinde ise en yaygın kullanılan T-34 tankı yeni teknolojilere sahip değildi ve Alman tanklarıyla kıyaslandığında çok geri kalıyordu. İki tarafında hazırlıkları sürerken Almanlar saldırı planlarını tamamladılar. Geriye kalan tek şey Hitlerin saldırı emrini vermesiydi. Hitler ise bu konuda çok büyük bir kararsızlık içindeydi. Stalingrad muharebesinde çok büyük kayıplar vermişti. Eğer tekrar bu derecede kayıplar verirse bu Hitlerin zarları son atışı olabilirdi. Hitler saldırı emrini uzun bir süre erteledi. Yeni üretilen tankların sınıra ulaşmasını bekleyen Hitlerin zaman kaybetmesi Sovyetlere ordularını güçlendirmek ve savaşa hazırlanmak için uzun bir süre verdi.




Kursk Savaşı

Almanların saldırıya geçeceği tarihten haberi olan Sovyetler Alman saldırısı başlamadan önce ağır bir bombardımana başladılar ama Almanlar Sovyetlere daha sert bir misilleme saldırısıyla cevap verdi. Artık savaş başlamıştı. Alman ordusunun saldırı planı Kursk şehrini kuzeyden ve güneyden hızlı bir şekilde kıskaca alıp o bölgede bulunan birlikleri çevreleyerek yok etmekti. Fakat bu planı başarabilmek Almanlar için imkânsızdı. Saldırının sürekli ertelenmesi Sovyetlere şehrin çevresine siperler kazmalarına mayın tarlaları oluşturmalarına ve binlerce mayın döşemelerine imkan sağlamıştı.

Alman saldırısı başladığında Luftwaffe (Alman Hava Kuvvetleri) Sovyet mevzilerine ciddi hasar vererek karadaki birliklerin işini kolaylaştırmaya çalıştılar. Fakat pek etkili olamadılar. Kuzeyden taarruza geçen Alman Birlikleri Sovyet mevzilerini aşamıyorlar ve çok ağır kayıplar veriyorlardı. Fakat saldırıya devam ettiler ve önemli bir demir yolunu kontrol eden Ponyri kasabasını ele geçirmek için ilerlemeye başladılar. Uzun süren çatışmalardan sonra Almanlar Ponyri’yi ele geçiremediler ve üstüne çok ağır kayıplar verdiler. Bu savaştaki en büyük hayal kırıklığı ise yeni Alman tanklarının savaşa beklendiği gibi üst düzey bir etkisinin olmamasıydı.

Kuzeyde istedikleri ilerlemeyi elde edemeyen Almanların başarı şansı artık sadece güney birliklerine bağlıydı. Manstein tarafından kontrol edilen güneydeki Alman birlikleri yaklaşık olarak 50 kilometre ilerleme kat etmişlerdi. Taarruza devam eden Alman birlikleri Prokhorovka kasabasına doğru ilerlediler. Bu kasaba çevresinde Kızıl ordunun çok fazla tankı bulunmaktaydı ve kaçınılmaz olan gerçekleşti tarihin en büyük tank savaşı başladı. Almanların sayıca az ama üstün tankları, Sovyetlerin sayıca fazla fakat teknolojik olarak geri kalmış tanklarına karşıydı. Uzun süren muharebelerin sonunda Alman tankları çok fazla Sovyet tankını yok etmeyi başardı ve Sovyetlere karşı üstünlüğü ele geçirdiler.




Savaşın Sonu ve Sonuçları

Hitler üstünlüğün ele geçirildiği sıralarda Almanların güneydeki birliklerini kontrol eden Manstein Hitlerin karargâhına çağrıldı. Müttefikler o sırada İtalya’ya çıkarma yapmışlardı, Almanların İtalya ve çevresine acilen asker kaydırması gerekmekteydi. Hitler Manstein ’den harekâtı iptal etmesini ve birliklerini İtalya ve çevresine aktarmasını istedi fakat Manstein karşı çıktı. Manstein savaşa devam edilmesi gerektiğinde ısrar etti. Ona göre üstünlük artık Almanların elindeydi ve eğer saldırıya devam ederlerse Sovyetlere ağır bir darbe indirebilirlerdi. Hitler saldırıya devam etme iznini verdi fakat Manstein birliklerinin bir kısmını İtalya çevresine aktarmak zorundaydı. Bu ilerleyen süreçte Manstein in üstünlüğü Sovyetlere kaptırmasına sebebiyet verdi. Sonrasında karşı saldırıya geçen Sovyetler Almanları geri çekilmeye zorladı.

Bu sefer Almanlar tüm şanslarını kaybetmişlerdi. Alman ordusunun kayıpları telafi edilemeyecek kadar büyüktü ve bunlara ek olarak Almanların savaşması gereken çok fazla cephe vardı ki bu ise Alman birliklerini bölmeyi zorunlu kılıyordu. Bunlara ek olarak alınan bu ağır yenilgi Hitlere karşı olan güveni artık yok olma aşamasına getirdi. Yüksek rütbeli Alman komutanları arasında  artık Hitlerin Führerliği tartışılmaktaydı. Sovyetler Birliğinde ise çok büyük bir sevinç vardı. Sovyetler artık Almanları yenebilirlerdi, savaşı kazanabilirlerdi, hatta Berlin’e bile gidebilirlerdi.

 

 Baki Efe Duman



Kaynakça

Çimen Ali -Kısa Hitler İmparatorluğu Tarihi

Fıtzpatrıck Sheila- Kısa SSCB Tarihi

Kursk Muharebesi - Vikipedi (wikipedia.org)

Luftwaffe (Wehrmacht) - Vikipedi (wikipedia.org)

Özal İkin Başar- Kısa 2.Dünya Savaşı Tarihi

Stalingrad Muharebesi - Vikipedi (wikipedia.org)

Zafere giden Yol Belgeseli

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İtalya’nın İşgali

  İkinci Dünya Savaşının sonlarına doğru gittikçe güç kaybetmeye başlayan Mussolinin İtalya’sı Müttefikler tarafından Fransa’yı özgürleştirmek için ele geçirilmesi gereken bir hedef olarak belirlenmişti. Fakat İtalya’yı ele geçirmek hiç de Churchill’in düşündüğü kadar kolay olmamıştı. Neden İtalya? İtalya İkinci Dünya Savaşının başlarında Kuzey Afrika’daki topraklarını genişletmek için yeni bir cephe açtı.   İlk başta ciddi bir direniş ile karşılaşmayan İtalyan askerleri ilerleme kat ettiler. Fakat İngilizler karşı saldırıda bulunarak İtalyanları geri püskürtmeyi başardı. Bunun üzerine Alman General Erwin Rommel Afrika’daki birliklerin başına atandı. Rommel ’in birlikleri ciddi bir ilerleme kat etseler de bazı stratejik noktaları İngilizlerden alamazlar. Sonradan tekrardan atağa geçen İngilizler Rommel ve birliklerini Tunus’a kadar püskürttüler.   Kuzey Afrika harekâtının başarısız olmasından sonra hem İtalya hem de Mussolinin güç kaybetmeye başladı. Müttefikl...

Küba Devrimi

  II. Dünya Savaşının sonuçlanmasından sonra yapılan anlaşmalar kâğıt üstünde barışı sağlamıştı. Savaşta yüzyıllarca dünyanın süper gücü olan İngiltere eski gücünü yitirmiş onun yerine dünyada iki büyük güç olmuştur. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri. Bu iki devletin arasında yaşanan büyük problemler sıcak bir atışmaya dönüşmemiş olsa da dünya iki farklı bloğa ayrılmıştır. Bu iki blok arasında İkinci Dünya Savaşının sonundan Sovyetler Birliğinin yıkılışına kadar olan dönemde yaşanan sıkıntılara Soğuk Savaş adı verilir. Soğuk Savaş döneminde yaşanan en önemli olaylardan biri de şüphesiz Küba Devrimidir. Fidel Castro, Che Guavara, Raul Castro’nun başı çektiği devrimciler tarafından gerçekleştirilen devrim Küba’da baskıcı ve otoriter Fulgencio Batista yönetimini devirerek başa geçmesiyle son bulur. Gelin Soğuk Savaş döneminin en önemli konularından olan Küba Devrimi’ni mercek altına alalım.   1956 Yılı Öncesi 1956 yılının öncesinde Küba’nın dur...

Osmanlı Devletinin Kıbrıs Adasını Fethi

Kıbrıs Adası Akdeniz'in doğusunda bulunan Akdeniz'in en büyük 3. adasıdır. Adanın özel konumu ve  önemli bir liman olması Doğu Akdeniz ticaretinde söz sahibi olmak isteyen devletler arasında sürekli savaşlar çıkmasına sebebiyet vermiştir. Kıbrıs adasının önemi günümüzde bile büyük devletler arasında tartışmalara neden olmaktadır. Biz bu yazımızda Kıbrıs adasının tarihini tarih öncesi çağlardan başlayarak, Osmanlı Devletinin adayı fethine kadar olan periyodu  inceleyeceğiz. İyi okumalar. Doğu Akdeniz Haritası (İsrail-Filistin Çatışmaları Sebebiyle Sınırlar Değişebileceğinden İsrail ve Filistin Devletlerinin Sınırları Belirtilmemiştir)   Kıbrıs'taki İlk İnsanlar Kıbrıs’a ilk insan yerleşiminin M.Ö. 10000 yıllarında başladığı tahmin edilmektedir. Bu insanların Anadolu’dan göç ettikleri düşünülmektedir. M.Ö. 3000 yıllarında adada bakır madeni çıkarılmaya başlanmıştır. O dönemde bakır madenin önemi sebebiyle adada ticaret başlamıştır. Adada büyük ticaret şehirleri k...