Ana içeriğe atla

İtalya’nın İşgali

 

İkinci Dünya Savaşının sonlarına doğru gittikçe güç kaybetmeye başlayan Mussolinin İtalya’sı Müttefikler tarafından Fransa’yı özgürleştirmek için ele geçirilmesi gereken bir hedef olarak belirlenmişti. Fakat İtalya’yı ele geçirmek hiç de Churchill’in düşündüğü kadar kolay olmamıştı.


Neden İtalya?

İtalya İkinci Dünya Savaşının başlarında Kuzey Afrika’daki topraklarını genişletmek için yeni bir cephe açtı.  İlk başta ciddi bir direniş ile karşılaşmayan İtalyan askerleri ilerleme kat ettiler. Fakat İngilizler karşı saldırıda bulunarak İtalyanları geri püskürtmeyi başardı. Bunun üzerine Alman General Erwin Rommel Afrika’daki birliklerin başına atandı. Rommel ’in birlikleri ciddi bir ilerleme kat etseler de bazı stratejik noktaları İngilizlerden alamazlar. Sonradan tekrardan atağa geçen İngilizler Rommel ve birliklerini Tunus’a kadar püskürttüler.

 

Kuzey Afrika harekâtının başarısız olmasından sonra hem İtalya hem de Mussolinin güç kaybetmeye başladı. Müttefikler ise Fransa’yı tekrardan özgür bir devlet haline getirmeyi amaçlıyorlardı. Birleşik Devletler başkanı Franklin Roosevelt Fransa’yı işgal etmek için doğrudan Fransa’ya bir çıkartma yapma fikrini önerdi. Fakat bu plan Churchill tarafından reddedildi. Churchill Avrupa’nın zayıf noktasının İtalya olduğunu düşünmekteydi. Bu sebepten dolayı önce İtalya’yı ele geçirip sonrasında Fransa’ya ilerlemenin daha doğru olduğunu düşünüyordu. Churchill Roosevelt’i ikna etti ve İtalya Cephesi açılmış oldu.


İlk Hedef: Sicilya 

Kuzey Afrika’da bulunan askerler Sicilya adasına doğru yola çıktı. Müttefiklerin planı adayı iki farklı taraftan işgal etmekti. Adanın doğusunda Mont Gommery komutasındaki İngilizler ve Batıda General George Patton komutasındaki Birleşik Devletler askerleri saldırıya geçti. Fakat adanın coğrafi olarak engebeli olması İtalyan ve Almanlara ciddi bir üstünlük sağlıyordu. Adanın her tarafına mevziler oluşturuldu her oyuğa askerler yerleştirildi. Bunlara ek olarak adada yaşayan İtalyan halkına ülkelerini savunmaları için silah dağıtıldı.




Birkaç gün sonra çatışmalar şiddetlenmeye başladı. Müttefikler ağır kayıplar veriyorlardı. Fakat diğer bir tarafta ise bazı köylerde hiçbir direniş gösterilmiyordu. Sonrasında halk müttefiklere karşı silah bıraktı. Birleşik Devletler Ordusu ciddi bir ilerleme kat etmeyi başardı. Fakat İngilizler Birleşik Devletler kadar ciddi bir ilerleme kat edememişti.  İngiliz birliklerinin komutanı Mont Gommery Birleşik Devletlerin ilerlemesini yavaşlatmak için elinden geleni yaptı. İtalya’nın işgali artık bir yarışa dönüşmüştü. Bu yarış sebebiyle yok edilebilecek on binlerce İtalyan ve Alman askeri adayı tahliye etmeyi başardı. Müttefiklerin Sicilya’yı ele geçirmesi ve sonrasında İtalyan kentlerini bombalamasının ardından Mussolini iktidarı son buldu. Mussolini tutuklandı.


Nazi Almanya’sı Kontrolünde İtalya

Alman planörleri Mussolinin hapis tutulduğu tepeye iniş yaptı. Alman komandoları Mussoliniyi kaçırdı. Hedefleri Mussoliniyi tekrardan İtalya’nın başına geçirmekti. Sonrasında Alman birliklerine İtalya’yı işgal etmeye hazır olmaları söylendi. Bu sırada İtalyan Hükümeti müttefikler ile ateşkes antlaşması imzaladı. Sonrasında Almanlar İtalya’yı işgal etti ve Mussoliniyi tekrardan lider olarak atadı.

 

Roma’ya Doğru Yarış

Yeni İtalyan Yönetimi savaşta taraf değiştirmek için çalışmalara başladı. Bunun üzerine Müttefikler İtalya’nın geri kalanını da işgal etmek için hazırlıklara başladı. Zaferin kolay olması bekleniyordu. İtalya’daki direnişin kolayca kırılacağını ve hızlı bir şekilde İtalya’nın ele geçirileceği düşünülüyordu.

Bu sırada Birleşik Devletler ordusunun başına Mark Clark getirildi. Eylül 1943 te müttefik harekâtı başladı. Mark Clark birliklerini romanın güneyindeki Salerno şehrine yönlendirdi. Çıkarma sırasında bir direniş ile karşılamayı beklemiyordu fakat yanılmıştı. Alman askerleri çok sağlam bir direniş gösteriyorlardı. Birleşik Devletler ordusu Alman savunmasını kıramadı. Bunun üzerine İngilizler Mark Clark ve birliklerine yardıma geldi. Büyük bir bombardımanla Almanlar Salernodan geri püskürtüldü. Müttefikler ilerlemeye çalışırken Almanlar savunmalarıyla müttefik ordularını yıpratmaktaydılar.

Müttefikler ilerlemeye çalışırken Almanların kurdukları Gustav Savunma hattıyla karşılaştılar. Gustav hattı nehirlerin kesiştiği ve dağların uzandığı savunmak için çok elverişli bir noktaya kurulmuştu. Clark birliklerini bu hattı aşması için gönderdi fakat hat aşılmadı.  Sonrasında kayıpların fazla olması nedeniyle birlikler geri çekildi.




Plan Değişikliği ve Fransa Çıkarması

İtalya’da gelen art arda başarısızlıklardan sonra Birleşik Devletler başkanı Roosevelt İtalya harekâtından vazgeçti. Churchill kendisini ikna etmeye çalışsa da bu sefer başarılı olamadı. Roosevelt’in yeni planı Fransa’ya çıkarma yapmaktı. Plan için hazırlıklara başlandı.

Bu sırada İtalya’daki İngiliz birliklerine komuta değişikliği yaşandı. Roosevelt ne kadar İtalya harekâtından vazgeçse de Churchill İtalya harekâtında ısrarcıydı. İtalya’daki birliklerine son bir saldırı emri verdi. Yaklaşık olarak yarım milyon insan Almanların Gustav hattına doğru harekete geçti. Ağır bir bombardımanlar hasar alan Gustav hattı bu son saldırıyla yıkıldı. Alman askerleri hızlı bir şekilde kaçamaya başladı. Alman askerlerini kıskaca alması gereken Clark son anda bir değişiklik yaparak yönünü Roma’ya çevirdi. Roma’da bulunan alman askerleri Roma’yı çoktan terk etmişti. Clark Roma’yı ele geçirdi fakat karşılığında çok fazla Alman askeri kıstırılıp yok edilebilecekken kaçırıldı. Clark Roma’yı ele geçirdikten sonra Müttefiklerin Fransa Harekâtı başladı. İtalya’daki Clark’ın birliklerine kuzeye doğru ilerlemeleri emri verildi fakat İtalya’da müttefiklerin önünde Gustav hattı gibi 4 tane daha savunma hattı vardı. Müttefiklerin Fransa çıkarmasından 3 ay sonra müttefik askerleri Berlin’e girdi. Almanya’yı daha hızlı işgal edebilmek için başlatılan İtalya harekâtında 60 bine yakın asker hayatını kaybetti. Fakat İtalya’da savaşan askerlerden hiçbiri Nazi Almanya’sında savaşamadı.



Kaynakça


 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Küba Devrimi

  II. Dünya Savaşının sonuçlanmasından sonra yapılan anlaşmalar kâğıt üstünde barışı sağlamıştı. Savaşta yüzyıllarca dünyanın süper gücü olan İngiltere eski gücünü yitirmiş onun yerine dünyada iki büyük güç olmuştur. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri. Bu iki devletin arasında yaşanan büyük problemler sıcak bir atışmaya dönüşmemiş olsa da dünya iki farklı bloğa ayrılmıştır. Bu iki blok arasında İkinci Dünya Savaşının sonundan Sovyetler Birliğinin yıkılışına kadar olan dönemde yaşanan sıkıntılara Soğuk Savaş adı verilir. Soğuk Savaş döneminde yaşanan en önemli olaylardan biri de şüphesiz Küba Devrimidir. Fidel Castro, Che Guavara, Raul Castro’nun başı çektiği devrimciler tarafından gerçekleştirilen devrim Küba’da baskıcı ve otoriter Fulgencio Batista yönetimini devirerek başa geçmesiyle son bulur. Gelin Soğuk Savaş döneminin en önemli konularından olan Küba Devrimi’ni mercek altına alalım.   1956 Yılı Öncesi 1956 yılının öncesinde Küba’nın dur...

Osmanlı Devletinin Kıbrıs Adasını Fethi

Kıbrıs Adası Akdeniz'in doğusunda bulunan Akdeniz'in en büyük 3. adasıdır. Adanın özel konumu ve  önemli bir liman olması Doğu Akdeniz ticaretinde söz sahibi olmak isteyen devletler arasında sürekli savaşlar çıkmasına sebebiyet vermiştir. Kıbrıs adasının önemi günümüzde bile büyük devletler arasında tartışmalara neden olmaktadır. Biz bu yazımızda Kıbrıs adasının tarihini tarih öncesi çağlardan başlayarak, Osmanlı Devletinin adayı fethine kadar olan periyodu  inceleyeceğiz. İyi okumalar. Doğu Akdeniz Haritası (İsrail-Filistin Çatışmaları Sebebiyle Sınırlar Değişebileceğinden İsrail ve Filistin Devletlerinin Sınırları Belirtilmemiştir)   Kıbrıs'taki İlk İnsanlar Kıbrıs’a ilk insan yerleşiminin M.Ö. 10000 yıllarında başladığı tahmin edilmektedir. Bu insanların Anadolu’dan göç ettikleri düşünülmektedir. M.Ö. 3000 yıllarında adada bakır madeni çıkarılmaya başlanmıştır. O dönemde bakır madenin önemi sebebiyle adada ticaret başlamıştır. Adada büyük ticaret şehirleri k...